Sepetim (0) Toplam: 0,00TL
9789759064273
369646
Çanakkale Rüzgarı
Çanakkale Rüzgarı
15.00
Çanakkale'de geceleri gökyüzü, sim ile işlenmiş bir siyah kadife kaftandır. İnsan, kolunu yukarı kaldırdığında sanki eli bir yıldız denizine dalar; parmakları Büyük Ayı'ya, Venüs'e, Andromeda'ya dokunur.
Çanakkale'nin şarap rengi denizi hırçındır, öfkelidir, şehvetlidir. Yunuslar kıkırdar, sardalyeler yelkovan kuşu gibi uçar orada. "Gel buraya," der dalgalar, "gel buluşalım, gel kavuşalım, gel açılalım."

Çanakkale rüzgârı öyle bir rüzgârdır ki, esti mi eser... coştu mu coşar... katar önüne o koca kanatlı bulutları, savurur da savurur... Çınarların, meşelerin, dutların tarçın rengi yaprakları bir hazan seli olur, akar gider eriye eriye...

Çanakkale'nin bir şarkısı vardır... Çanakkale'nin bir kederi vardır... Kederi kader, kaderi kederdir Çanakkale'nin.

O gecenin, o denizin, o rüzgârın, o şarkının, o kederin, o kaderin çocuğuydu Bedia. Parmakları yıldızlara ulaştı, aşk uğruna buz gibi sulara daldı, bıraktı kendini rüzgara. Sürüklendi, sürüklendi... Çanakkale'den Selanik'e, Selanik'ten Auschwitz'e, Auschwitz'den Londra'ya, Londra'dan İstanbul'a ve daha bin bir diyara... Onun rüzgârının adı aşktı ve Bedia hep rüzgâra karşı kemanını çaldı...

Belki de Bedia, hiç keman çalmamalıydı...
Kitap cilt ve sayfaları bakımından kusursuz bir kitaptır.
Durumu : İKİNCİ EL
  • Açıklama
    • Çanakkale'de geceleri gökyüzü, sim ile işlenmiş bir siyah kadife kaftandır. İnsan, kolunu yukarı kaldırdığında sanki eli bir yıldız denizine dalar; parmakları Büyük Ayı'ya, Venüs'e, Andromeda'ya dokunur.
      Çanakkale'nin şarap rengi denizi hırçındır, öfkelidir, şehvetlidir. Yunuslar kıkırdar, sardalyeler yelkovan kuşu gibi uçar orada. "Gel buraya," der dalgalar, "gel buluşalım, gel kavuşalım, gel açılalım."

      Çanakkale rüzgârı öyle bir rüzgârdır ki, esti mi eser... coştu mu coşar... katar önüne o koca kanatlı bulutları, savurur da savurur... Çınarların, meşelerin, dutların tarçın rengi yaprakları bir hazan seli olur, akar gider eriye eriye...

      Çanakkale'nin bir şarkısı vardır... Çanakkale'nin bir kederi vardır... Kederi kader, kaderi kederdir Çanakkale'nin.

      O gecenin, o denizin, o rüzgârın, o şarkının, o kederin, o kaderin çocuğuydu Bedia. Parmakları yıldızlara ulaştı, aşk uğruna buz gibi sulara daldı, bıraktı kendini rüzgara. Sürüklendi, sürüklendi... Çanakkale'den Selanik'e, Selanik'ten Auschwitz'e, Auschwitz'den Londra'ya, Londra'dan İstanbul'a ve daha bin bir diyara... Onun rüzgârının adı aşktı ve Bedia hep rüzgâra karşı kemanını çaldı...

      Belki de Bedia, hiç keman çalmamalıydı...
      Kitap cilt ve sayfaları bakımından kusursuz bir kitaptır.
      Durumu : İKİNCİ EL
      Stok Kodu
      :
      9789759064273
      Boyut
      :
      13 X 20 cm
      Sayfa Sayısı
      :
      330
      Basım Tarihi
      :
      2005
      Kapak Türü
      :
      Karton Kapak
      Kağıt Türü
      :
      2. Hamur
      Dili
      :
      Türkçe
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat